Bingöl Adaklı Entegre Hastanesi Müdürü Murat Becerikli, darp edilen doktor Mehmet Aksu’nun yalan beyanlarda bulunduğunu iddia ederek, Aksu’yu darp ettiğini kabul ettiğini, olayın sağlıkta şiddet boyutunun olmadığını, sokakta yaşanan olayın adi ve şahsi olduğunu kaydetti.
Bingöl Adaklı Entegre Hastanesi Müdürü Murat Becerikli, hastanede görevli Mehmet Aksu ile aralarında yaşanan ve akabinde kavgaya dönüşen olayın detaylarını anlattı. Olayın geçtiğimiz Ramazan ayı içerisinde başladığını belirten Becerikli, Mehmet Aksu’nun mesai saatleri içinde görevi başında olmadığından dolayı idari tutanak tuttuğunu ve Bingöl Halk Sağlığı Müdürlüğü’ne bildirdiğini söyledi. Tutanağın ardından Aksu’nun odasına gelerek tehditler savurduğunu iddia eden Becerikli, “Tutanağın ardından Mehmet Aksu odama girip, ‘Sen kimsin benim hakkımda tutanak tutuyorsun’ dedi ve küfürler savurmaya başladı. Ağır sözler sarf etti. Ramazan ayı içerisindeydik olayın büyümesini istemedim ve sessiz kaldım ancak durumu İlçe Kaymakamlığı’na bildirdim” dedi.
“ALLAH’A, KİTABA KÜFÜR EDİNCE VATANDAŞ DA VURDU”
Olayın Aksu’nun anlattığı gibi akaryakıt istasyonunda gerçekleşmediğini ifade eden Becerikli, “Olay 2 Ağustos Cumartesi günü kent merkezinde yaşandı. Adaklı’ya pazar günü gitmek üzere bilet aldım, sonra iki kardeşimle buluştum. Bir süre sonra Mehmet Aksu ile doktor Fatih Alıcıoğlu’nu gördük. Kardeşim onların yanına giderek durumu konuştu. Ben onların yanına varınca Mehmet Aksu el kol hareketleri yapıyordu. Daha önce bana ettiği ağır hakaret ve küfürler aklıma geldi. Kendimi kaybettim ‘Hem suçlusun hem de el kol hareketleri yapıyorsun’ deyip vurdum. Kardeşlerim kavgayı ayırmaya çalıştı. Ben o esnada doktor Fatih Alıcıoğlu zarar görmemesi için kavganın içerisinden çıkarmaya çalıştım. Bu esnada Mehmet Aksu Allah’a, kitaba küfürler savurdu. Sokakta bulunan vatandaşlar küfür karşısında galeyana gelip, Mehmet Aksu’ya vurdu” diye konuştu.
“ÖZÜR DİLEMEK İÇİN HASTANEYE GİTTİK, TEHDİT EDİLDİK”
Olayın ardından babası ve bir kardeşiyle Bingöl Devlet Hastanesi’ne giderek, Mehmet Aksu ve ailesinden özür dilemek istediklerini ifade eden Becerikli, “Mehmet Aksu, bir gruba Selahattin Demirtaş’ın mitingine gelmek istediğini ve bunun için darp edildiğini söylemiş. Biz hastaneye varınca bu grup bizi tehdit etti. Ailesi orada olmadığı için hastaneden ayrıldıktan sonraki girişimlerimizde ailenin barışmak istemediğini öğrendik. Mehmet Aksu ile karşılıklı suç duyurusunda bulunduk, olay mahkemelik şuan. Yaşanan olayın ardından özel numaradan tehdit telefonları alıyorum. Özel numaradan arayan kişiye durumu izah etmeye çalışıyorum fakat anlamak istemiyor ve tehditler savuruyordu. Bende olayla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundum” şeklinde konuştu.
Olayı farklı boyutlarla TBMM’ye taşıyan siyasi parti vekillerine tepki gösteren Becerikli, “Karlıova ilçesinde bir bayan doktor darp edildi. Bununla ilgili neden soru önergesi verilmedi, neden gündem yapılmadı da bizim aramızda geçen hususi bir olay gündem konusu oldu. Karlıova’da vatandaşlarca darp edilen bayan doktor dururken, sağlıkta şiddetle ilgisi olmayan, tamamen iki kişi arasında sokak ortasında yaşanan bu olay neden gündem oldu” ifadelerini kullandı.
Olayın ardından Bingöl Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alınan Mehmet Aksu’nun yeterince darp raporu verilmediğine dair iddialarını yalanlayan Becerikli, “Benim siyasi gücüm olduğumu belirtmiş. Bu yüzden yeteri derecede darp raporu alamadığını beyan etmiş. Olayın siyasi boyutu yok ve benim de siyasi bir gücüm yok. Mehmet Aksu bu iddialarıyla hastane, savcılık, emniyet ve diğer ilgili kurumları zan altında bırakmıştır” dedi.
“OLAYIN SAĞLIKTA ŞİDDETLE İLGİSİ YOK”
Yaşananların sağlıkta şiddetle ilgisinin bulunmadığını söyleyen Becerikli, “Olayın sağlıkta şiddet, ideolojik boyut veya siyasetle ilgisi yok. Sokak ortasında iki vatandaş arasında yaşanmış bir olay. Sağlıkta şiddet dediğin görev başında, mesai saatleri içerisinde ve hastane ortamında olur. Yaşananlar siyaset ve medyaya malzeme oldu. Mahkeme süreci devam ediyor. Mehmet Aksu, iddia ettiği bütün ifadelerini mahkemede doğrulasın. Kendisinin mobil görevdeyken benim tutanak tuttuğumu söylemiş. Mobil görevde olan doktorun yanında sağlık personeli olur. Hastanede o tarihte Mehmet Aksu’nun yanında mobil görevde olduğunu beyan eden tek kişi yok. Mehmet Aksu, basında mobil görev ve köylere sağlık taramasına gittiğine dair beyanlarda bulunmuş, bunları mahkemede ispat etsin” diye konuştu.
AKSU’NUN BEYANLARINI YALANLADI
Aksu’nun basına yansıyan ifadelerini yalanlayan Becerikli, “Mehmet Aksu ortalığı bulandırmak, her kesimden destek almak için olmayan beyanlarda bulunuyor. Bingöl’de iken mobil görevde olduğunu, Şanlıurfa’da iken sağlık taraması için köylere gittiğini söylüyor. Bir yandan olayın sokakta yaşandığını, diğer yandan benzin istasyonunda yaşandığını söylüyor. Can güvenliği olmadığı için Şanlıurfa’ya gittiğini beyan ediyor, oysa biz Mehmet Aksu veya ailesini tehdit etmedik. Özür dilemek istedik, onu dahi kabul etmediler, üstüne ben aranıp tehdit ediliyorum. Ambulans şoförü bana Adaklı’ya gelme diyor. Hastanedeki grup beni tehdit ediyor. Türk Tabipleri Birliği görevden alınmamı istiyor, siyasi parti vekilleri farklı boyutlarda Meclis’e taşıyor. Kimse bana ulaşıp, olayın nasıl gerçekleştiğini sormuyor” dedi.
Yaşanan olayın son derece üzücü olduğunu ve Aksu’nun ailesinden özür dilemek istediğini ifade eden Becerikli, “Yaşananlar son derece üzüntü verici oldu, keşke olay bu boyutlara varmasaydı. Olayı farklı şekilde kamuoyuna yansıtan bazı medya grupları ve siyasi parti vekillerini kınıyorum. Ben Mehmet Aksu nezdinde ailesinden özür diliyorum. Olay daha fazla büyümeden tatlıya bağlanıp, sükunet içerisinde kapanmasını temenni ediyorum” şeklinde konuştu.
Bir yanıt yazın